bitenler: temmuz 2020

body fantasies signature vücut spreyi: büyük boylar içerisinde en sevdiğim kokulardan biri olan "twilight mist" isimli çeşidinden iki şişe bitirdim. yaz ayları için en sevdiğim kokulardan biri olduğu için indirimli denk gelirsem yine kesinlikle satın alır ve kullanırım. ürünle ilgili daha detaylı yorumlarımı uygun fiyatlı vücut spreylerimden bahsetmiş olduğum bu girdimde okuyabilirsiniz.

watsons lavanta kolonyası: karantina döneminde çok sık kullandığım bir kolonya olduğu için artık bu dönemi hatırlatmak üzere beynimde yer etmesin diye bir süre satın almayı planlamıyorum ama normalde hem 13 tl’lik uygun fiyatı hem de sevdiğim kokusu ile güzel bir kolonyadır kendisi. limon kolonyasından başka kokular denemek isteyenlere tavsiye edebilirim. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

emotion deodorant: "aqua kiss" ve "ocean fresh" versiyonlarından birer kutu bitirdim ve her iki kokusunu da çok sevdim. bir indirimde yaklaşık 8 tl fiyatla satın aldığım, taze kokulu, alüminyumsuz, pudrasız, nefes tıkamayan ve ter kokusunu önleme işlevi yaz sıcağında bile pek fena olmayan bir ürün. yeniden indirimde denk gelirsem her iki kokusunu da satın alabilirim.

l’oreal paris casting creme gloss yarı kalıcı saç boyası (732 – krem karamel): daha önce de belirtmiş olduğum üzere, bundan sonra bir süre kullanacağım saç boyası budur. kullanım talimatlarına uygun olarak boyama yapıldığında ilk beyazları kapatma konusunda başarılı, saçı fazla yıpratmayan ve sertleştirmeyen bir saç boyası. çok yoğun beyaz kapatma gibi bir çabanız yoksa ya da ilk kez saç boyamayı, saç renginize yakın renklerde saç boyası kullanmayı düşünüyorsanız ben bu ürünü tavsiye edebilirim. bu arada bu rengi ikinci kez kullanışımda şöyle bir şey gözlemledim, krem karamel rengi daha koyu olan altın karamel rengine göre saçtan daha kısa sürede akıyor, muhtemelen içindeki bakır yansıma oranının daha fazla olması ile alakalı bir durumdur, bunu da belirtmek istedim. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

l’oreal elseve üç mucizevi kil ağırlaştırmayan bakım şampuanı: içerisine çam terebentin yağı ve çay ağacı yağı ekleyerek kullandığım ve çok memnun olduğum bir şampuan. hiçbir şampuanı düzenli kullanmayı sevmediğim için ve saçlarımı alıştırmamak adına haftada iki kez diğer şampuanlarımla dönüşümlü olarak kullandığım için bana normale göre daha uzun süre gidiyor. çok iyi temizliyor ve yağlanma süresini geciktiriyor. çok fazla üst üste kullanılırsa saç diplerinde hafif kaşıntı ve kepek yapabilme ihtimali var. yeniden satın alacağım ve kullanacağım bir üründür kendisi. ürünle ilgili detaylı yorumlarımı buradan okuyabilirsiniz.

creightons shea&ginger nourish duş jeli: kokusuna resmen bayıldığım ve az miktarıyla bolca köpürtebildiğim için bereketli olan bir duş jeli. kokusu haricinde kullanmamı gerektirecek ekstra bir özelliği yok ancak kokusu yeniden satın almama yetecek kadar güzel. zencefil kokusunu seven herkese, biraz daha feminen bir koku olmasına rağmen kesin tavsiyemdir. ürünle ilgili detaylı yorumlarımı buradan okuyabilirsiniz.

h&m sea mist salt water spray: "tony&guy sea salt sprey" ile kıyaslandığında saçları biraz daha fazla sertleştiriyor ama asla bir köpük ya da saç spreyi gibi kupkuru hale getirmiyor. hafif dalgalı saçları güzel tutan ve kepeğe vs. yol açmayan bir ürün. kokusu da ciddi ciddi "yaz tatilini" anımsatıyor. içeriği çok temiz değil. elimde kalan son şişeyi de tarihi geçmeden bitirebildiğim için mutluyum ancak sanırım h&m mağazalarında satıştan kaldırılan bir ürün. stokta tarihi geçmemiş bir adet bulabilirseniz uygun fiyatlı deniz tuzu spreyi olarak denemenizi tavsiye ederim. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

dermokil kahve içerikli peeling özellikli kil maskesi: bim’den 10 tl gibi bir fiyatla satın almıştım. benim cildimde "claderm kil maskesi" ya da "aztec indian clay kil maskesi" kadar etkili olmadı ama burun üstümdeki siyah noktaların azalmasında etkili oldu diyebilirim. içeriğinde alkol ve parfüm bulunduğu için, peeling taneleri gereksiz irilikte ve ancak cildim pek hassas olmadığı zamanlarda kullanılabildiği için ve claderm başta olmak üzere elimde bulunan kil maskelerinden daha memnun olduğum için kendisini yeniden satın almayı düşünmüyorum. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

missha skin peeling pad: daha önce birkaç bitenler girdimde de bahsetmiş olduğum "scinic feel so good peeling pad" ile benzer özellikleri gösteren ve bence sadece ona nazaran bir tık daha hassas olan bir peeling ürünü. indirimde 10 tl fiyatla birkaç tane satın almıştım. scinic markasınınkine ulaşamayanlar ya da bir tık daha hassas peeling isteyenler için selüloz parçaları içeren güzel bir peeling ancak ben indirim zamanlarında scinic markasına ait olan pedi 6-7 tl gibi bir fiyatla satın aldığım için sanırım elimdeki stoklar bittiğinde muhteşem bir missha indirimi yakalamazsam bu ürünü tekrar satın almam.

eklips konjak sünger: altı aydan fazla süre boyunca gün aşırı olacak şekilde, kapalı bir kap içerisinde çay ağacı yağı ekleyerek kullandığım benim cilt bakımının vazgeçilmezi olan bir ürün. güneş koruyucuları temizlemek için de gözenekleri derinlemesine temizlemek için de çok faydalanıyorum. eklips’in bu ürününü indirimde 10 tl civarına alıp stoklamıştım. stoklarım bittiğinde indirimsiz dahi olsa satın almaya devam ederim. elimde hiçbir ürün olmasa da bu konjak süngeri ve sabunu kullanarak cilt temizliği yaparım. o derece sevdiğim ve gönül rahatlığı ile tavsiye edebileceğim bir ürün. ürünle ilgili detaylı yorumlarımı eklips markasına ait favorilerimi yazdığım bu girdiden okuyabilirsiniz.

beaulis base it far bazı: aslında meşhur "the balm put a lid on it" far bazına çok benzettiğim ve her bakımdan ortalama niteliklerde bir far bazı olmakla beraber üst üste kullanıldığında benim orta seviyede yağlı olan göz kapaklarımı bir tık kurutan bir ürün oldu. kıvamı daha önce göz kapaklarımı çimento dökülmüşçesine kurutan "wet n wild photofocus" far bazından daha ince olmakla beraber the balm put a lid on it kadar hassas bir ürün değil. aradaki fiyat farkı göz önünde bulundurulduğunda tha balm’a indirimde 45 tl vermek istemeyen ve çok yağlı göz kapaklarına sahip hanımefendilere tavsiye edebileceğim bir ürün olmakla beraber kendim elimdeki diğer far bazlarını bitirene kadar bu ürünü yeniden satın almayı düşünmüyorum.

inglot duraline: metalik farları sıvı pigment haline getirmek, kurumuş maskara ve krem farları ve hatta kapatıcı, fondöten gibi likit ten ürünlerini bir süre daha kullanılabilir hale getirmek adına kullandım. çok az miktarı bile etkili olduğu için gerçekten çok bereketli ve işlevsel bir ürün. elimde indirimde 48 tl fiyatla bir şişe daha satın aldım ve gerçekten severek kullanıyorum. ınglot’tan ömür boyu satın alabileceğim ürünler arasında ilk sırada geliyor kendisi, koşulsuz şartsız tavsiye ederim. ürünle ilgili detaylı yorumlarımı buradan okuyabilirsiniz.

estee lauder double wear foundation: bittiği için kahrolduğum bir ürün ve kesinlikle fondötenlerin şahıdır. iyice nemlendirilmiş karma ciltlerde ve yağlı ciltlerde incecik bir tabaka halinde fırçayla uygulandığında bütün gün boyunca akma, kokma, bulaşma, yamalanma yapmadan sabit kalan ve cildi mükemmel gösteren bir fondöten. benim elime takasla geçmişti ve bu zamana kadar kullandığım en iyi ten ürünü olduğunu kesinlikle söyleyebilirim. şu an için bu fondötene ayıracak bütçem olmamakla birlikte nişan, düğün vb. özel günler için satın almaktan asla çekinmeyeceğin high-end tek ürün budur efendim, kesinlikle tavsiye ederim. ürünle ilgili detaylı yorumlarımı buradan okuyabilirsiniz.

hask charcoal arındırıcı&derinlemesine temizleyici saç maskesi: bir stok zamanında tanesini 7 tl fiyatla satın almış olduğum ancak şu an piyasada bu versiyonu bulunmayan bir saç maskesi. saçları asla ağırlaştırmadan yumuşacık yapıyor. içeriğinde peeling gibi kömür taneleri var ve bu saç derisini gerçekten bir miktar ferahlatıp canlandırıyor. piyasada olanlar içerisinde hindistan cevizli olanın kokusundan ve vermiş olduğu etkiden de çok memnunum. indirim zamanlarında keratin, biotin, makademia ve argan yağlı olan versiyonlarını da satın alıp denemeyi düşünüyorum, tavsiye ederim. ürünle ilgili detaylı yorumlarımı buradan okuyabilirsiniz.

missha icing sweet bar kağıt maske: indirimde iken tanesini 9 tl gibi fiyatla satın aldığım meyve asidi esansı içeren güzel kağıt maskeler. maske kağıtlarının ince olmasını, yüze güzel oturmasını ve maskelerin kısa sürede vermiş oldukları nemlendirme ve gözenek küçültme etkilerini sevdim. özellikle buzdolabında bekletildiklerinde de verdikleri serinleme hissi daha da artıyor. içinden neredeyse iki kullanıma yetecek kadar fazla miktarda esans çıkıyor ve bu maskeler cildimde sivilce yapmadı. ancak yüzümden çıkardıktan sonra istisnasız her biri cildimde az miktarda kaşıntıya sebep oldular. bu sanırım saf c vitamini içeren ürünlere ya da meyve sebzelere karşı biraz alerjik olmamdan kaynaklı bir durum. elimde bu maskelerden bir set daha var ama bu fiyatlara daha iyi maskeler de kullandığım için kendilerini yeniden satın almayı düşünmüyorum.

kozmetik sarf malzemeleri: dalan d’olive zeytinyağlı nemlendirici kalıp sabun (1 paket), isana lavanta ve vanilya özlü banyo tuzu (1 paket), kotex secret hijyenik ped (1 paket), facelle intim temizleme mendili (1 paket).

hask yoğun saç bakım maskesi

tanım: bu zamana kadar denediğim hiçbir ürünüyle beni hayal kırıklığına uğratmayan ve ülkemizde sadece gratis'lerde satılan abd menşeili hask markasına ait; yoğun bir saç kremi formunda olan; tüm saç tipleri için uygun bir türü bulunan ve birkaç kullanımda saçların toparlanmasına gerçekten yardım eden; indirimli fiyatı 12-14 tl aralığında olan saç bakım maskesidir.

olumlu özellikleri: saçlarım ince telli, hacimsiz ve saç derime uygun olmayan ürünler kullandığım takdirde dökülmeye ve kepeğe yatkın. aynı zamanda birkaç aydır saçlarımı nispeten az da olsa kurutan bir boya kullanıyorum. bu zamana kadar bu ürünü kullandığım günlerde saç dökülmesi ve kepeklenme sorunu yaşamadım. seriye ait maskelerden kömür tozlu ve hindistan cevizli olanını kullanmıştım. özellikle hindistan cevizli olanın muhteşem güzellikte ve nispeten kalıcı bir kokusu var. bu maskeler saç uçlarını çok güzel açıyor, taranmasını kolaylaştırıyor ve düzenli kullanımda tiftik tiftik kuru saç görüntüsünün önüne geçiyor. saçta yağlı, yapışkan ve ıslak bir görüntü yaratma problemi de yok. kullanım sonrası saçtaki etkisi yaklaşık 2-3 gün sürüyor. nispeten az silikon içeren ve genel anlamda temiz içerikli bir ürün.

olumsuz özellikleri: bence ürünün bariz bir olumsuz özelliği yok ama yine de olumsuz bir özellik olarak uzun vadeli kullanım esnasında normal bir saç kremi ya da maskesine göre bir tık pahalıya malolması olabilir. ben indirim zamanlarında üründen iki ya da üç paket alıp stokluyorum ve iki ya da üç paket ürünü boş bir kaba koyup daha az miktar alarak üç beş sefer kullanabiliyorum.

sonuç olarak; maliyetini göz önünde bulundurursanız bence satın alınabilecek bir saç bakım maskesi olduğunu düşünüyorum ve kendim de en çok hindistan cevizi yağı özü içerenin saçlarımdaki etkisini ve kokusunu sevdiğimden denk geldikçe bu versiyonunu satın almayı planlıyorum. kömür tozlu olanın saçta ekstra hafiflik bırakmasını ve asla yağlandırmamasını da çok seviyordum ama uzun zamandır kendisine stokta denk gelemiyorum, sanırım piyasadan kalktı.

kozmetik temizliği: bitemeden çöpe gidenler

normalde bir ürünü kullanamıyorsam bile bitirmek için bir yol bulmaya çalışırım ve ürün atma gibi bir huyum yoktur ancak geçenlerde yaptığım kozmetik temizliğinde bazılarını üzülerek bazılarını da asla acımayarak çöpe attığım birkaç üründen bahsetmek istedim.

revolution pro renk düzenleyici/ışıltı verici makyaj bazı: çöpe atma sebebim ürünün bozulması ancak yeniden satın alır mısınız derseniz de çekimser kalabilirim. aslında gri alt tonlu ten ürünlerinin rengini kırması bakımından gayet iyi bir ürün ama tek başına kullanılamayacak kadar turuncu ve bazen bazı sarı alt tonlu ten ürünleri ile facia duruyor. piyasada da göremiyorum artık. sanırım üzülmeden veda ettiğim ürünlerden biri budur.

dermoskin acgun night cream: hayatımda ilk defa bir ürün fungal akne atağı geçirmeme neden olduğu için ve bu durumun sadece bu üründen kaynaklandığına yüzde yüz emin olduğum için ürünü neredeyse tamamı dolu iken çöpe fırlatıyorum. hakkındaki yorumlar gayet iyiydi ama bana böyle kötü bir cilt problemi yaşattığı için kendisini asla ve asla yeniden satın almayı düşünmüyorum.

isana deocream krem deodorant: şu an piyasada olmayan ve zamanında severek kullandığım ve iki tüp bitirdiğim bir ürün. sanırım bozulmuş ve yapısı değişmiş, o yüzden atıyorum. muadili sayılan deotak'a göre daha beğendiğim bir üründü ama artık piyasada olmadığı için sevsem bile satın alamayacağım kendisini.

nivea micellair skin breathe gül suyu içeren süt& tonik: yine uzun süre kullandığım ama bitmeye yakın yapısı ve kokusu değişen ürünlerden biri. üst üste kullanıldığında cildi biraz yağlandırmak haricinde bir problemi yok diyebilirim ancak içerik olarak da çok temiz olmadığı için, daha uygun  ya da aşağı yukarı aynı fiyata cildime çok daha iyi gelen ürünler keşfettiğim için kendisini yeniden satın almayı düşünmüyorum.

golden rose 2 in 1 total coverage fondöten ve kapatıcı (mini boy): rezil şekilde oksitlenen ve karma cildim ile kesinlikle uyum sağlamayan bir ürün. kapatıcı olarak kullanıldığında da öyle bir çizgilere doluyor ki beni en az on yaş yaşlandırıyor. farklı farklı bazlarla kullanmama rağmen işe yarar hale getiremediğim için kendisinden nefret ettim. neredeyse tamamı dolu şekilde çöpe atıyorum.

arifoğlu gliserin: dolapta unutulan ve tarihi geçen ürünlerden biri olduğu için çöpe gidiyor. gliserini de herhangi bir şeyin içerisinde kullanma imkanı bulamadım. benim pek sevmediğim yapış yapış bir hissiyatı var ve sırf bu sebeple herhangi bir markadan yeniden gliserin satın almayı düşünmüyorum.

shiffa home üzüm çekirdeği yağı: çok kötü kokan ve hiçbir faydasını görmediğim ağır yapılı bir ürün. herhalde orijinal soğuk sıkım olmadığındandır diye de düşünüyorum. sevemedim, cildimde az miktarı bile emilmeyen, yağlı ve rahatsız edici his bırakan ürünlerden biri olduğu için kendisini yeniden satın almayı düşünmüyorum.

esssence fresh&fit awake make up fondöten: tarihi geçtiği için içinde az miktar kala çöpe gönderdiğim ve bunun için de üzgün olduğum, halihazırda piyasada bulunmayan fondötenlerden biri. incecik, hafif ışıltılı/saten arasında sağlıklı bir cilt sunuyordu. kalıcılığı bazsız fazla değildi ama baz ile günü kurtarıyordu. yamalanma, çizgilenme problemleri minimum seviyedeydi ve ufak bir pudralama ile halledilebiliyordu. üzgünüm ancak benzer yapıdaki fondöten önerilerine de açığım, deneyip sevenlerine duyurulur.

wet n wild color icon bronzer (you're dragon me down - limited edition): bronzer olarak da severek kullanmama rağmen esas olarak far gibi kullanıldığında geçiş bölgesi için efsane güzel bir rengi vardı. ilk birkaç kullanımda kapağı falan kırılmış olmasına rağmen sırf rengin güzelliği için kullanmaya devam ettim ve pan gördüm ama ürün pan'i göründükten sonra felaket derecede kırılıp tozutmaya başladı. ben de açıkçası uğraşamadım. limited edition bir ürün olduğu için de yorumlarımı uzatmıyorum zira kendisi şu an piyasada yok.

wet n wild color icon cream blush (limited edition): leş içerikte bir ürün ve her seferinde cildimde minicik başlı küçük sivilcelere neden oldu. bence cilde verdiği renk de hiç öyle doğal ve güzel değil. bir daha ten ısısıyla renk değiştiren ürünler almaya tövbe ettim çünkü bu ürünlerin benim cildimdeki sonucu resmen facia nitelikte sivilceler oluyor. bu allık sınırlı üretim (limited edition) bir ürün ve şu an piyasada yok ama benzer bir ürün gelirse de asla merak edip satın almayı düşünmüyorum, hassas bir cildiniz varsa satın almanızı tavsiye de etmiyorum.

catrice liquid camuflage full coverage kapatıcı (015-honey): catrice ülkemizden çekildikten sonra yana yakıla muadilini aradığım ancak bir türlü bulamadığım bir ürün olarak tarihi geçtikten sonra göz altı sağlığımı tehlikeye atmamak adına ürünle vedalaşmaya karar verdim. hafif ıslak bitirişli ve göz altına tam oturan, asla oynama akma kokma yapmayan ve orta kapatıcılığa sahip muhteşem bir üründü. benzer yapıdaki kapatıcı önerilerine resmen muhtacım, deneyimleyip muadil bulan hayırseverlere duyurulur.

golden rose panaromic lashes maskara: valla beni aka aka sinir eden her yere bulaşan asla kurumayan ve pandadan da beter hale çeviren bir maskara. fırçası kum saati formunda ve kıl yapıda olduğu için saklamayı düşünüyorum ama asla almayı düşünmeyeceğim maskaralar arasına ilk sıralardan giriş yaptı kendisi. orta yoğunluk ve uzunlukta kirpikleriniz varsa asla ayırmadığı gibi rezil örümcek bacağı görüntüsü yaratıyor. seveni varsa da özür dilerim ama ben kendisinden resmen tiksindim.

wet n wild megalast high-shine lip color stick ruj (mad for mauve): bu rujların eski ambalajı çok dandikti ve bunu sağır sultanlar duydu ve büyük bir hevesle aldığım yeni ambalaj da olmamış, kırılıp eriyerek bir adet çantamı mahvetti. renk olarak doğal pembe bir nude tonuydu ama lanet olsun böyle ambalajlamaya diyor ve wet n wild rujlarına kesin bir kararlılıkla tövbe ediyorum.

yves rocher grand rouge nemlendirici ruj (72-rose hale): bir yves rocher alışverişim sırasında bana hediye verildiğinde resmen aşık olduğum ancak çantamda sürüne sürüne tarihi geçmiş olan my lips but better rujumdur kendisi. ruj bitirebilmesi mucize olan bir insan olan bana bile yapısı değişmeden çok uzun süre dayandı. şu an piyasada yok ama olsaydı da bir ruja 50-60 lira para verecek ruj sevgisine sahip biri değilim, bu sebeple kendisini veya benzerini yeniden satın almam.

doa kozmetik lavanta suyu

tanım: 200 ml.'lik plastik ambalajda 15 tl fiyat ile doa kozmetik'in online sitesinde satışa sunulan; gül suyunun kullanım amaçlarıyla paralel olarak kullanılabilen ancak cildi daha az yağlandıran doğal toniktir.

olumlu özellikleri: ürünün internet sitesinde ya da ambalajında içerik bilgisi bulunmamakla beraber lavanta suyu haricinde hiçbir kimyasal katkı maddesi içermediği söyleniyor. gül suyuna göre cildi daha iyi ferahlatıyor, gözenekleri daha çok sıkılaştırıyor ve yağlanma önleyici etkisi daha fazla. fiyat olarak da bence gayet uygun bir yerli markanın ürünü.

olumsuz özellikleri: lavanta gidi de değil de sanki çürümüş bitki gibi kokuyor, bu sebeple kullanım zevki açısından pek iç açıcı bir ürün değil. açıldıktan sonra 6 aylık kullanım ömrü var ve gerçekten de bu süre içerisinde tüketilmezse etkisini yitiriyor. sadece internet sitesi üzerinden satılıyor olması da bence bir dezavantaj.

sonuç olarak ben kokusunu hafifletmek için kendisini yarı yarıya mumuso aloe vera tonik ile karıştırarak yaz aylarında kullanıyorum ve karma cildimde yaratmış olduğu etkiden gayet memnunum. cildiniz aşırı kuru değilse ve koku hassasiyetiniz minimum seviyede ise gönül rahatlığı ile denemenizi tavsiye ederim.