Benimle ilk kez karşılaşanlara... Merhaba!

Benimle ilk kez karşılaşanlara... Merhaba!

Bu Blogda Ara

Saygıdeğer Takipçilerim :)

31 Mayıs 2020 Pazar

bitenler: mayıs 2020


soft&gentle lavanta ve paçuli deodorant: pudralı olmasına rağmen sevdiğim, astımımı tetiklemeyen bir deodorant ancak yaz için koruması yetersiz. uzunca bir süre yani en azından havalar biraz soğuyana kadar kendisini yeniden satın almayı düşünmüyorum. 

watsons lavanta ve yasemin kolonyası: kokularını sevdiğim için ve indirimde bile fiyat artırmadıkları için tercih etmiştim. bir şişe daha lavanta olanından elimde kaldı. daha sonra sırf şu karantina günlerini hatırlatacak kokular olmasın diye uzunca bir süre yeniden satın almayı düşünmüyorum, yoksa gayet güzel bir ürün. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

mumuso %92 aloe vera tonik: bu ürün artık yoyoso mağazalarında yine mumuso adıyla satılıyor. içeriği temiz, fiyatı indirimsiz bile 20 tl civarında olan harika bir nemlendirici tonik. ben bazen gül suyu ya da lavanta suyu ile karıştırarak nemlendirici sprey/tonik olarak da kullanıyorum. denk gelirseniz mutlaka bakmanızı önerebileceğim ürünlerden. ben stoklu olarak almıştım, severek kullanmaya devam edeceğim. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

l’oreal paris casting creme gloss yarı kalıcı saç boyası (732 – krem karamel): daha önce de belirtmiş olduğum üzere, bundan sonra bir süre kullanacağım saç boyası budur. kullanım talimatlarına uygun olarak boyama yapıldığında ilk beyazları kapatma konusunda başarılı, saçı fazla yıpratmayan ve sertleştirmeyen bir saç boyası. çok yoğun beyaz kapatma gibi bir çabanız yoksa ya da ilk kez saç boyamayı, saç renginize yakın renklerde saç boyası kullanmayı düşünüyorsanız ben bu ürünü tavsiye edebilirim. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

sephora makademia özlü el bakım maskesi ve lavanta özlü ayak bakım maskesi: karantina döneminde el ve ayak bakımımı hızlı ve etkili şekilde yapan iki ürün oldu. kokuları, nemlendirmeleri harika. indirimsiz olarak 28 tl civarında satılıyorlar ancak bence bu fiyata değecek iş çıkarıyorlar. sephora’ya girdiğimde ilk olarak satın almayı düşündüğüm ürünler arasına girdiler. beklentiniz sadece yoğun nemlendirme ise her ikisini de kesinlikle tavsiye ederim. ürünlerle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

splat organic aloe vera diş macunu: diş macununda nane aromasını sevmeyen ama yine de ağızda ferah bir his bıraksın diyenlerdenseniz tam size göre bir ürün. beyazlatma etkisi muhteşem değil ama kesinlikle hassasiyet oluşturmayan ve florür içermeyen bir diş macunu. indirimde splat’in başka versiyonlarından satın almıştım. elimdekiler biterse bunu yeniden satın almayı kesinlikle düşünürüm. 

nevita çam terebentin yağı: aslında memnundum ama bu kez indirimde aynı fiyata denk gelince life in markasınınkini satın aldım. saç uzatmak amacıyla şampuana ekleme, kozmetik üzerindeki bant izlerini temizlemek ve sinek kovucu özelliği için kullanıyordum. uzun süre gitti ve gayet bereketli oldu diyebilirim, tavsiye ederim. 

claderm kil maskesi: hayatımda kullanmış olduğum en etkili drugstore kil maskesi. yağlı ciltli iseniz kesin bayılırsınız ama kuru ve hassas ciltli iseniz biraz fazla kurutup gerdiğini söyleyebilirim. gözenek temizlemesi, yağdan arındırması bir harika. elimde farklı çeşitleri var severek kullanmaya devam edeceğim. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

dermokil sivilce ve siyah nokta karşıtı kil maskesi: bim’den 10 tl gibi bir fiyatla satın almıştım. benim cildimde claderm kadar etkili olmadı ama burun üstümdeki siyah noktaların azalmasında etkili oldu diyebilirim. içeriğinde alkol ve parfüm bulunduğu için ve claderm’den daha memnun olduğum için kendisini yeniden satın almayı düşünmüyorum. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

hametol cilt bakım kremi: el kremi olarak kullanıp bitirdiğim ve benim cildimde hiçbir işe yaramayan bir ürün oldu. kuyu suyundan hallice olan ağır kokusundan da hiç hoşlanmadım. tekrar satın almayı düşünmüyorum. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.
 
beaulis calendula beauty oil nemlendirme yağı: karantina döneminde nemlendirici olarak kullandım. sınırlı üretim bir üründü ve benim elimdeki son şişeydi. yerine isana’nın glow&shine serisine ait nemlendirici yağını kullanmayı düşünüyorum çünkü bence büyük oranda muadil ürünler. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

wet n wild serum de la rose nemlendirici makyaj bazı: yine beaulis calendula oil ile birlikte nemlendirici olarak kullandığım bir üründü. hafif ve temiz nemlendirme sağlayan güzel bir serum ve ben sınırlı üretim olarak geldiğinde satın almıştım. ancak şu an yeni ve kalıcı serideki ürünü satın almak isteyecek kadar gerekli bulduğum bir ürün değil. son kullanma tarihi geçmeden bitirebildiğim için mutluyum. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

l’oreal elseve üç mucizevi kil banyo öncesi kil maskesi: saçlarım boyalı olmadan önce daha severek kullandığım bir üründü ama saçlarımın uzaması ve yağlanma süresinin bir tık gecikmesi ile doğru orantılı olarak bu ürünü kullanmak bir tık zorlaştı ve gereksizleşti. orta boya kadar kısa olan, ince telli, hacimsiz ve çabuk yağlanan saçlarda gerçekten işe yarayan bir ürün. elimde kalan bu maskeyi de yaklaşık 6 ayda sadece saçlarımı boya ya da yağ maskesi öncesinde iyice arındırmak için kullandım.saç tipim değiştiği için kendisini yeniden satın almayı düşünmüyorum. ürünle ilgili detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz.

kozmetik sarf malzemeleri: duru lavantalı banyo sabunu (4 adet), bee beauty avokado yağlı sabun (1 paket), sleepy natural hijyenik ped (1 paket), h&m gently does it charcoal makyaj temizleme mendili, h&m 7 days kağıt maske seti (limited edition) (7 paket), cettua pure white nose strip (2 paket).

26 Mayıs 2020 Salı

neutrogena soothing clear micellar makyaj temizleme jeli (zerdeçal)


tanım: fransız menşeili johnson&johnson markasının bir alt markası olan neutrogena markasının zerdeçal serisi içerisinde piyasaya sürmüş olduğu ve bir misel temizleyiciden beklentiniz doğrultusunda ya çok seveceğiniz ya da hiç sevmeyeceğiniz drugstore makyaj temizleme jelidir.

olumlu özellikleri: içeriği, şuradan bakıldığında diğer drugstore misel temizleme ürünlerine nazaran temiz diyebiliriz. hafif cilt makyajını kolayca çıkarıyor ve geriye fazla kurutmadan hafifçe ferahlamış bir cilt bırakıyor. ambalajı üzerinde sivilcelenmeye yatkın ciltler için uygun olduğu yazılmış ve bence de yağ içermeyen temiz bir ürün olduğu için bu vaadini yerine getiriyor diyebilirim. bende kullandığım süre boyunca sivilce oluşumuna neden olmadı. fiyatı, indirimde 14 tl civarıydı ve 200 ml.'lik bir ürün için iyi bir fiyat olduğunu söyleyebilirim.

olumsuz özellikleri: felaket derecede yoğun zerdeçal kokuyor ve parfüm barındırıyor. hassas bir göz çevresine sahipseniz ya da lens kullanıyorsanız bu ürünü asla tavsiye etmem çünkü ürünü cildinize değdirdiğiniz anda felaket şekilde göz yakıyor üstelik normal yoğunlukta bir göz makyajını bile asla temizlemiyor. waterproof maskaraları kalıntısız temizlemenin yanından dahi geçmiyor.

özet olarak; aynı seriye ait zerdeçal içeren nemlendirici spreyi ne kadar sevdiysem bunu hem kokusu, hem gözlerimi yakması hem de yoğun göz makyajımı asla temizleyememesi sebebiyle hiç sevmedim ve tekrar satın almayı düşünmüyorum. elimdeki ürünü de bahsettiğim aynı sebeplerle makyajımı temizlerken değil, fırçalarımı temizlerken kullanıp bitirmeyi düşünüyorum. yine de fazla hassas ciltli değilseniz, zerdeçal kokusu sizi rahatsız etmiyorsa, uygun fiyatlı ve nispeten temiz içerikli bir ürün bakıyorsanız, hafif ten makyajı yapıyorsanız drugstore ürün kategorisinde buna bir bakabilirsiniz. (bir üründen o kadar az beklentiniz varsa gerçekten ne kadar şanslısınız bu arada :))

dermokil kahve ve kil maskesi (sıkılaştırıcı, genç görünüm, pürüzsüzlük, temizleyici ve peeling)


tanım: daha önce bahsetmiş olduğum  dermokil siyah nokta ve sivilce karşıtı beyaz kil maskesi ile hemen hemen aynı özelliklere sahip olan ancak içerisinde bulunan çok çok minik kahve tanecikleri sayesinde hafif bir peeling özelliği de bulunan kil maskesidir.

olumlu özellikleri: bim'e geldiğinde 10 tl'lik fiyatı, 75. gr.'lık ve nispeten işe yarayan bir maske için hayli uygundu. cildi aşırı derecede geren veya kurutan bir ürün olmamasına rağmen özellikle cildin yağlı bölgelerindeki sebumu temizlemede, hafifçe peeling işlemi yapmakta ve geçici süreliğine de olsa bir miktar gözenek küçültme konusunda işe yarıyor. serinin diğer maskeleri gibi bereketli ve kullanımı kolay bir ürün. son olarak yine türk üretimi dermokil markasının her drugstore markette hatta normal bir markette bile kolaylıkla temin edilebilen; daha küçük paketler içerisinde deneme boyları da bulunan bir ürünü olması bence olumlu bir özellik.

olumsuz özellikleri: dermokil'in diğer maskesinde bahsetmiş olduğum olumsuz özellikleri aynen taşıyor. tekrar etmem gerekirse; içerik olarak alkol yoğun bir ürün olmasını, yoğun derecede parfüm kokmasını, zaman zaman cildimin kuru bölgelerini iyice kurutmasını ve bazen yakmasını söyleyebilirim. ek olarak, ürünün ambalajında vadettiği gibi cilt sıkılaşmasına pek fazla yardımcı olan bir ürün olduğunu da söyleyemem.

sonuç olarak; kuru veya hassas ciltli iseniz; içeriğe önem veriyorsanız tavsiye edebileceğim bir ürün değil ama karma ciltli iseniz, sadece bölgesel kullanımı ve cilt temizliğini amaçlıyorsanız 10 tl civarında satın alınabilecek en iyi drugstore kil maskelerinden biri olduğunu düşünüyorum ancak benim cildimde aman aman bir etki göstermediği için ben elimdeki tüpünü bitirdikten sonra bu maskeyi tekrar satın almayı planlamıyorum.

dermokil sivilce ve siyah nokta karşıtı beyaz kil maskesi

tanım: bim'e geldiği zaman 75 gr. ağırlığındaki ambalajını yaklaşık 10 tl fiyatla satın almış olduğum; sivilce ve siyah nokta önleme vaadi bulunan ve bu vaadini kısmen iyi yerine getiren; içeriği pek de temiz olmayan karma ve yağlıya dönük ciltlere daha uygun olacağını düşündüğüm drugstore beyaz kil maskesidir.

olumlu özellikleri: fiyatı 75. gr.'lık ve nispeten işe yarayan bir maske için hayli uygundu. beyaz kil ağırlıklı bir içeriği olduğu için cildi aşırı derecede germiyor ve çok fazla kurutmuyor, buna karşın özellikle cildin yağlı bölgelerinde sivilce oluşumuna neden olan sebumu güzel temizliyor ve iyi bir arındırma sağlıyor. bereketli ve kullanımı kolay bir ürün olduğunu da söyleyebilirim. son olarak her drugstore markette satılan; daha küçük paketler içerisinde deneme boyları da bulunan bir türk markasının ürünü olması da benim için olumlu özellikleri arasında.

olumsuz özellikleri: buram buram parfüm kokuyor ve alkol içeriyor. üst üste kullanıldığında cildin kuru bölgelerini oldukça fazla kurutuyor. bir de bazen cildimi hafif de olsa yaktığı hissiyatını aldığımı söyleyebilirim. bu nedenle ürünü daha çok burun üstümdeki fazla yağı ve siyah noktaları temizlemesi için kullanarak bitirdim.

sonuç olarak; kuru veya hassas ciltli iseniz; içeriğe önem veriyorsanız tavsiye edebileceğim bir ürün değil ama karma ciltli iseniz, sadece bölgesel kullanım ve temizlik amaçlıyorsanız 10 tl civarında satın alınabilecek en iyi drugstore kil maskelerinden biri olduğunu da düşünüyorum. ben şahsen claderm'i keşfettikten sonra başka herhangi bir kil maskesi satın almayı düşünmediğimden bu ürünü yeniden satın almayı planlamıyorum. 

11 Mayıs 2020 Pazartesi

cildimin ihtiyaçlarına göre değişen kapsamlı cilt bakım rutinim

aslında bu yazıyı yazmak benim için biraz zor çünkü cildim esas olarak karma yapıda olmakla birlikte dönem dönem neredeyse 180 derecelik açı oluşturacak şekilde değişiyor ve ben demirbaş olmuş bazı cilt bakım ürünlerim haricinde yeni çıkan ürünleri de denemeyi seven bir insanım. uzunluğu sebebiyle sizlerden özür dilemek istediğim bu yazımda elimden geldiği kadar cilt bakımı konusunda dikkat ettiğim hususları paylaşacağım. kullanmayı sevmiş olduğum cilt bakım ürünlerini hem burada hem de instagram hesabımda detaylı olarak incelediğim için ve bu ürünler sürekli değiştiği için de bu yazımda ürünlerle ilgili detaya yer vermeyeceğim; merak ettiğiniz bir ürün olursa ana sayfadaki "ara" butonunda ürünü aratabilir ve hakkında yorum yazmışsam ilgili düşüncelerimi detaylı bir şekilde okuyabilirsiniz.

öncelikle cilt tipimi detaylı olarak anlatmaya çalışayım. benim cildim gerçekten ailemden aldığım en iyi genetik miraslardan biri olarak, bir maşallahınızı alırım, ergenlikte bile fazla sivilce çıkarmayan, aşırı alerjik olmayan ve büyük problemleri olmayan bir cilt. yani benim şu anki cilt bakım rutinim ile cilt bakımına başladığım yirmili yaşlarımdaki rutinim sadece birkaç ürün bakımından farklılık gösteriyor; bu bakımdan şanslı olduğumu kabul ediyorum. cildimle ilgili bakım gerektiren ekstra detayları ise şöyle özetleyebilirim. yazın özellikle t bölgem çok yağlanıyor ve cildim karmadan yağlıya dönüyor; kışın ise özellikle yanaklarım ve ağız çevrem pul pul dökülecek kadar kuruyabiliyor ve cildim kuruya dönüyor. bu süreç içerisinde zaman zaman burun çevremde kızarıklık ve kılcal damarların belirginleşmesi yoluyla kendini gösteren hassasiyet problemleri; zaman zaman t bölgemde genişleyen gözenekler ve özellikle burun üstümde yoğunlaşan siyah nokta problemleri, az da olsa çene bölgemde fungal akne problemleri yaşıyorum. bazı zamanlarda adet dönemleri öncesi çene ve burun bölgemde ucu belli olan normal büyüklükte akneler ve kistik akneler de tek tük çıkıyor.

cilt tipim ne olursa olsun ve hangi problemi yaşıyor olursam olayım, cilt bakımı hususunda dikkat ettiğim birkaç temel husus var bunları da özetlemek istiyorum.
*her zaman cildimin gösterdiği değişimleri yakından takip ederek ihtiyaçlarım doğrultusunda bakım ürünleri kullanmaya çalışıyorum. yani benim cilt tipim esasen karma olduğu için üzerinde "dengeleyici" yazan her ürünü alıp da bütün sene kullanmıyorum. geçişleri hep yavaş yavaş ve cildimin ihtiyaç duyduğu bakıma uygun şekilde gerçekleştirmeye çalışıyorum.
*çocukluğumdan bu yana net olarak her gün iki litre su tüketiyorum. hatta içebildiğim zamanlarda ödem attırıcı olduğu söylenen limon ve maydonozlu su içmeye dikkat ediyorum.
*şeker ve tuz tüketimini azalttığım zamanlarda cildim ekstra güzelleşiyor ve ben dayanamadığım dondurma ve çikolata harici fazla şekerli ürünler ile tuzlu ürünler tüketmemeye çalışıyorum.  üç beyazı fazla kaçırdığımı düşündüğüm günlerde bir şişe doğal maden suyu ve iki fincan yeşilçay mutlaka içmeye çalışıyorum.
*34 yaşıma kadar cildimi makyajdan temizlemeden uyuduğum gün sayısı en fazla ikidir; yorgunluktan sürünsem bile muhakkak eve gelir gelmez makyajımı temizliyorum.
*bu biraz geç başladığım rutinlerden biri olmakla beraber ve hala tam olarak çözebilmiş halde olduğumu düşünmemekle beraber, ürün içeriği okumaya; içeriğinde alkol, sls, paraben, mineral yağ, renklendirici ve parfüm olan ürünleri kullanmamaya gayret ediyorum.
*yazın daha fazla dikkat ederek yapıyorum bunu ama kışın bile çoğu zaman ihmal etmiyorum: güneş koruyucu kremleri kullanmadan doğrudan güneşe çıkmıyorum.

şimdi cilt bakım aşamalarımdan biraz bahsedeyim:

makyaj ve cilt temizleme rutini: cildim ekstra kuru ve hassas durumda ise pamuk gerektirmeyen yağ bazlı bir temizleyici kullanıp sonrasında iyi bir temizleme jeli ya da köpük ile cildimi makyajdan arındırıyorum. cildim daha az hassas ise; fazla yağlanmışsa ya da cildimde arındırılacak aşırı yoğun bir makyaj yoksa da önce misel su ile yüzümü temizleyip daha sonra yine mutlaka köpük ya da jel formda bir yüz yıkama jeli kullanıyorum. yıkama aşamasında cildimde kızarıklık ya da sivilce problemi yoksa muhakkak "eklips favorilerim" yazımda bahsetmiş olduğum "eklips natural konjak sünger" kullanarak yıkıyorum. cildim hassaslaşmışsa yüzümü yıkamak için sadece ellerimi kullanıyorum ve sivilceli bölgelere en son dokunmaya çalışıyorum.

peeling: cildim hassas iken ya da yazın kuvvetli güneş ışınları altında kimyasal peelingler yerine fiziksel peelingler tercih ediyorum ama fiziksel peeling işlemlerinde de cildimi fazla yormayan, çizmeyen ürünleri haftada bir ya da en fazla iki kere duş esnasında kullanmaya çalışıyorum. kışın güneş ışınlarının etkisi azalmışken ya da cildimdeki kılcal damarlar fazlasıyla belirgin değilken az da olsa aydınlatma özelliği olan kimyasal peelingleri gece yatmadan önce kullanmaya ve sabah tüm yüzümü bolca güneş kremi ile korumaya çalışıyorum. normalde kullandığım konjak sünger de gözle görülmeyecek seviyede bir peeling sağladığı için peeling işlemini hiçbir zaman haftada iki kereden daha sık yapmıyorum.

nemlendirme ve tonikleme: cilt bakımımın en önemli parçalarından biri kesinlikle tonikler ve nemlendirici spreyler çünkü cildin güzel görünmesi için en önemli şeyin sıkılaşmış gözeneklerle birlikte temiz ve nemli bir cilt olacağına inanıyorum. nemlendirme amaçlı da olsa ben çok fazla "krem" seven bir insan değilim; hiçbir zaman olmadım bu yüzden cildim aşırı kuru ya da hassas değilse aloe vera jeli vb. yapıdaki ince kremler haricinde  nemlendirici kremler kullanmıyorum. benim nemlendirme işlemim genellikle spreyleme yoluyla oluyor. hem tonik hem de nemlendirme spreyi olarak temelde aloe vera suyu içerisine yazın lavanta suyu kışın ise gül suyu karıştırıyorum. bu hem gözeneklerimin iyice sıkılaşmasına hem de cildimin yağlanmadan nemlenmesine destek oluyor. bir de evde olmadığım zamanlarda yanımda mutlaka bir termal su spreyi bulunduruyorum ve yüzümün gerginliğini sürekli olarak minimum seviyede tutmaya çalışıyorum. kullandığım toniklerin hiçbirinde alkol ve parfüm bulunmamasına dikkat ediyorum ki eğer hiçbir şey bulamazsam bir sprey şişesinin içerisine gazı kaçmış bir şişe maden suyu doldurup onunla yüzümü nemlendiriyorum/tonikliyorum.

kızarıklık, pul pul dökülme ve kılcal damar belirginleşmesi: (özetle hassasiyet): tüm peeling işlemlerine ve cildi yoracak her türlü aşındırıcı temizleyiciye son verip sorunun olduğu bölgeye madecassol vb. bir krem ile aloe vera jelini gün aşırı değiştirerek uyguluyorum. bu tür durumlarda mecburen içeriğine güvendiğim bir nemlendirici krem uyguluyorum ve güneş kremimi ihmal etmiyorum.

maskeler: daha önce birçok yapıdaki maskeyi denedim ancak en son sadece kil maskesi ve kağıt maske sevdiğime karar verdim; ciltteki ayva tüylerini yolması ve temizleyeceğim diye cildi sündürmesi sebebiyle soyulan maskeleri kullanmıyorum. kil maskesini cildimin yağlanma seviyesine göre haftada bir ya da en fazla iki kere duş sonrasında peeling yaptığım cildime uyguluyorum. kil maskesinin hemen sonrasında yoğun nemlendirici bir kağıt maske ile cildimi nemlendiriyorum. kağıt maskeleri kışın daha sık olmak üzere haftada iki üç kere mutlaka kullanıyorum. kağıt maskeler tek başlarına az sıklıkta kullanıldığında işlevlerini yerine getiren ürünler pek değiller ancak sıklıkla ve düzenli kullanıldıklarında bence etkilerini göstermekle birlikte en azından cildi nemli tutuyorlar.

sivilcelerle mücadele: cildimde sivilce varsa mümkün olduğunca kapatıcıyı lokal uygulamak haricinde ten makyajı yapmamaya çalışıyorum. ten makyajı yaparsam sünger yerine fırça kullanıyorum ve fırçamı hemen makyaj uygulaması sonrasında yıkıyorum. temizleme aşamasında konjak sünger kullanımına ara veriyorum ve cildimde aktif sivilce varken ne kimyasal ne de fiziksel peeling uygulaması yapıyorum. tüm kil ve kağıt maske kullanımlarına ara veriyorum. son olarak tonikleme aşamasında genel temizliği yaptıktan sonra bir parça pamuğu ıslatıp iyice sıkıyorum ve pamuğa 3-5 damla kadar çay ağacı yağı damlatıp cildimi bu pamukla son kez siliyorum. uyumadan önce sivilcelerimin olduğu bölgeye sudocrem sürüyorum. sivilceler sönene kadar da bu rutinimi devam ettiriyorum. dışarı çıkmam gerekiyorsa ellerimle dokunup sivilcelerimi iyice yaymamak için cettua markasının sivilce bantlarından kullanmaya çalışıyorum. kistik sivilceleri doğrudan geçirecek bir yöntem henüz bulamadım ama kistik sivilcem olduğu zamanlarda soğan kürü gibi ödem attıran içecekleri daha fazla tüketiyorum. soğan suyu kürü kistik akne tedavisinde doğrudan etkili midir bilmiyorum ancak yine de önerilerim doğrultusunda yazmak istedim.

fungal akne ile mücadele: fungal akneyi tetiklediğini düşündüğüm içerik her ne ise kullanmayı bırakıyorum ve aynı normal sivilce ile mücadelede olduğu gibi peeling, maske vb. uygulamaları sonlandırıyorum. fungal aknenin olduğu bölgeyi gün aşırı olarak "travazol" kremle tedavi edip kremi kullandığım günün ertesi günü aloe vera jeli ile bolca nemlendiriyorum. fungal aknelerin aktifliği geçip cildimde leke halini aldıklarında ise madecassol krem veya benzeri bir ürünle bölgesel olarak yoğun nemlendirici uygulaması yapıyorum. fungal akne sorunu yaşadığım zamanlarda süt dahil mayalı olan gıda ve içeceklerin tamamından uzak duruyorum.

siyah noktalar: sadece burnumun üzerinde siyah nokta problemi yaşayan bir insan olarak yaklaşık 10 günde bir banyodan sonra ya da su buharı ile yüzümü iyice nemlendirdikten sonra burun temizleme bandı kullanarak siyah noktalarımın kabasını alıyorum. sonrasında iyi bir peeling ve kuvvetli bir kil maskesi uyguladıktan sonra burnumun üzerini gül ya da lavanta suyu ile siliyorum. eskiden 10 birim siyah noktam var ise şu anda 2 birim siyah noktam oluşuyor ve bunun sebebi sadece bu rutini düzenli yerine getirmemdir diyebilirim. siyah noktaların oluşma süreci, cildi temiz tutmakla ters orantılı; bu konuda en net söyleyebileceğim şey budur.

cilt bakımı ile ilgili kendimde denediğim ve memnun kaldığım her şeyi detaylı olarak anlatmaya çalıştım. yine de merak ettiğiniz bir şey olursa ya da bir yerlerde bir şeyleri yanlış yaptığımı/daha iyi yapabileceğimi düşünüyorsanız yorumlarınızı bana iletirseniz beni çok mutlu edersiniz. buraya kadar üşenmeden okuyan herkese ayrıca teşekkür ederim.



dermoskin ac gun gece kremi


tanım: süslüsözlük'te bir takas yolu ile elime geçen bu yüzden fiyat bilgisini internet üzerinden araştırarak elde ettiğim (yaklaşık 35-45 tl); sivilcelere ve siyah noktalara iyi geldiği söylenen; renklendirici, paraben, parafin, sls, sles ve parfüm içermeyen (zaten bu sebeple biraz yoğun bir sinek ilacı gibi kokan) yerli üretim bir cilt bakım kremidir.

olumlu özellikleri: bu satış fiyatıyla piyasada bulunan yerli üretim olup bu kadar temiz içeriğe sahip olan çok az krem bulunduğu için öncelikle takdir ve teşekkürlerimi markaya iletmek isterim. gerçekten de siyah noktaları oldukça yüzeye çıkartan; hassas bir kimyasal peeling yapan ve sonrasında güneş kremi kullanılarak düzenli bir rutin oluşturulduğunda işe yarayabilecek kadar güzel bir ürün. 

olumsuz özellikleri: yukarıda yazmış olduğum bütün olumlu özelliklerini geçersiz kılacak tek bir olumsuz özelliği var ki bence ürünü satın alıp almama kararınızda etkili olması gereken tek özelliği de budur: cildiniz halihazırda yatkın ise koşulsuz şartsız tek başına güçlü bir şekilde fungal akneyi (tıbbi ismiyle malassezia folliculitis) tetikliyor! bu olumsuz özelliğini ürünü düzenli olarak tüm yüzümde kullandıktan sonra burun ve çene bölgemde çıkmaya başlayan kızarıklıklar sayesinde fark ettim ve bu ürünü daha önce kullanmış olan iki arkadaşım yoluyla da bu olumsuz özelliğini doğruladım. O yüzden fungal akneye meyilli bir cildiniz varsa bu üründen direkt uzak durmanızı tavsiye ederim. Fungal akneniz yok ise de ürünü satın alım kararınızı etkileyecek tek şey ilaç gibi hatta sinek ilacı gibi yoğun bir kokusu olmasıdır ki bence bu siyah noktaları yok etme konusunda göstermiş olduğu performans için katlanılamayacak kadar kötü bir özellik değil.

sonuç olarak ben bu ürünü fungal akneyi tetiklediği için tüm yüzümde kullanmayı bıraktım ve sadece siyah noktalarımın yoğun olduğu burun üstümde aralıklı olarak kullanmaya devam ediyorum. siyah nokta problemimi ciddi manada azaltan bir ürün olduğu için sonradan sadece burun üstümde kullanmak üzere satın alır mıyım bilememekle birlikte; olumsuz özelliklerini göz önünde bulundurarak sizlere tavsiye etmekten çekinmeyeceğim kadar da temiz içerikli ve etkili bir ürün olduğunu düşünüyorum.

mixup sulphur tırnak güçlendirici tırnak bakım yağı


tanım: tüm drugstore marketlerde indirimsiz fiyatıyla (çünkü neredeyse hiç indirime girmiyor) yaklaşık 27-33 tl civarında satışa sunulan; plastik kapaklı 56 gr.'lık bir ambalajda esasen vazelini oluşturan maddelerin (petrolatum ve paraffinum liquidum) içerisine bir çok bakım yağı eklenerek oluşturulmuş tırnak bakım ve besleme konusunda benim için mucize sayılabilecek etkileri olan; açıldıktan sonra 36 ay kullanım imkanı bulunan yerli üretim tırnak bakım yağıdır.

öncelikle şunu belirtmem gerekir ki ben kişisel olarak ojenin verdiği hissiyattan hoşlanmadığım için pek fazla oje sürmüyorum. tırnaklarım çok ince ve kırılgan yapıdalar ve tırnak etlerim sürekli soyulduğu için de itiraf etmem gerekir ki hala bazen tırnak etlerimi koparıyorum ve bu durum sebebiyle tırnaklarımda çirkin ve bakımsız bir görüntü oluştuğu zamanlar çoğunluktadır. bu bakım yağını da ince tırnaklarımın kırılmasını bir nebze önlesin ve tırnak etlerime bakım yapsın diye pek de umudum olmadan satın almıştım ancak beni şaşırtacak kadar iyi bir ürün çıktı.

olumlu özellikleri: bu ürün vadettiği ne varsa yerine getiriyor yani tırnakları güçlendirip sağlıklı uzamasına ve bununla birlikte tırnak etlerini pürüzsüzleştirip yumuşatmaya, nemlendirmeye yardımcı oluyor. bir hafta üst üste her gün sabah ve akşam bu bakım yağını düzenli kullandığımda gerçekten de hem tırnaklarım kırılmadan uzadı hem de tırnak etlerimde soyulmalar neredeyse yarı yarıya azaldı. tırnağa yerleşmiş kokuların giderilmesinde de etkili bir rolü kesinlikle var mesela ben o gün soğan ya da sarımsak doğramış isem bu ürünü kullandığımda ertesi güne parmaklarımda rahatsız edici bir koku kalmıyor. ayak tırnaklarımda kullandığımda da aynı olumlu etkileri görebiliyorum yani sadece eller için kullanıma uygun bir ürün de değil. kokusu çoğu kişinin hoşuna gitmemiş ancak bence harika  denebilecek kadar güzel menthol kokuyor. son olarak çok az kullanım yeterli olduğu için fiyatına göre oldukça bereketli bir ürün olduğunu da düşünüyorum.

olumsuz özellikleri: hemen emilen bir ürün değil bu yüzden vazelin hissiyatından hoşlanmayan kimseler için kullanımı sadece gece yatmadan önce ile sınırlandırılabilir. kullanmayı bıraktıktan sonra tırnaklarınızın eski bakımsız haline dönme ihtimali çok yüksek çünkü sürekli kullanımda işe yarayan bir ürün. son olarak da fiyatının neredeyse hiç indirime girmemesini de bir olumsuz özellik olarak sayabilirim.

sonuç olarak; benim aşırı zayıf tırnaklarıma ve tırnak etlerime en iyi gelen ürün bu olduğu için kendisini kesinlikle kullanmaya devam edeceğim ve ürünün olumsuz özelliklerini gözardı edebilen bütün hanımefendilere ve beyefendilere de bu ürünü en az bir kez denemelerini tavsiye edebilirim.

4 Mayıs 2020 Pazartesi

avene cicalfate restorative cilt bakım kremi


tanım: fransız menşeili dermokozmetik markası avene'in 40 ml. hacmindeki tüp ambalajda bulunan; yoğun oranda sukralfat, bakır ve çinkonun yanı sıra gözenek tıkayabilen bazı mineral yağlar ve silikonlar (dimethicone ve paraffinum liquidum) içeren; yoğun bakım ve onarım vadeden; kalın, emilimi zor ve oldukça yağlı yapıdaki nemlendirici yüz/cilt bakım kremidir.

olumlu özellikleri: öncelikle her online alışveriş sitesinde stokta bulunabilen ve indirime de giren bir dermokozmetik markası olan avene'i bu özelliği sebebiyle takdir etmem lazım çünkü muadili olan ürünleri çoğunlukla en popüler sitelerde bile indirim zamanında stokta bulamıyorum. yanlış hatırlamıyorsam kendisini geçtiğimiz aralıkta 40 küsur tl gibi bir fiyatla satın almıştım, bu bakımdan böyle bir krem için fiyatı normaldi diyebilirim. beş aydır kendisini aralıklarla kullandığım halde daha üçte birini ancak tüketebildiğim bereketli bir ürün olduğunu da rahatlıkla söyleyebilirim. parfümsüz olması; kışın kuruyan cilde gece iyice yedirilerek uygulandığında sabaha nemli ve yumuşacık bir cilt bırakması ve bunu yaparken kızarıklık, henüz kurumuş sivilce lekesi vb. cilt problemlerini de hafifletmesi güzel.

olumsuz özellikleri: bence bir dermokozmetik ürünün içerisinde mineral yağ ve silikon türevleri bulunması son derece anlamsız. ayrıca cildiniz gerçekten kuru olmadığı zamanlarda ki ben bu ürünü şu an cildimin hafiften karmaya dönük olduğu zamanlarda da kullanıyorum, minicik de olsa sivilcelere neden olduğu için bir miktar sinirlendiğim bir ürün. kremi yüzünüze dağıtmak, cildinize tamamen yedirmek ve emilmesini sağlamak çok uzun süre alıyor ve bu özelliği sebebiyle asla gündüz kullanıma, makyaj altına nemlendirici olarak kullanıma uygun bir ürün değil; cildim kışın kupkuruyken bile çok uzun sürede emiliyordu ve yüzümü tabiri caizse ayna gibi parlatıyordu.

sonuç olarak; cildim kışın çok kuru olduğunda nemlendirmesinden memnun kaldığım; cildim hafifçe yağlandığında ve karmaya döndüğünde ise sivilce çıkarmaya başladığı için kendisini sadece çok kuru ciltli iken yeniden satın almayı düşündüğüm bir krem olarak tavsiye listemde şüpheli ürünler arasına girdi diyebilirim. daha iyi bir muadilini bulursam, mesela la roche posay ya da bioderma markasının onarıcı kremini denedikten sonra bu girdiyi güncelleyeceğim ama şimdilik hiç satın alınmayacak kadar kötü bir ürün olduğunu düşünmüyorum.

1881 oriental (misk-i amber) kolonya



süslü sözlük'ten çok sevdiğim bir yazar arkadaşım bu kolonyayı öyle güzel anlatmıştı ki kolonya ihtiyacım olduğunda gidip ilk olarak bu ürüne baktım ve onun da kendi girdisinde övgüyle bahsetmiş olduğu oriental (misk-i amber) adlı versiyonunu satın aldım. sonuç: kokusuna tek kelime ile bayıldım!

tanım: yoğun şekilde amber notası, daha hafif şekilde misk, vanilya, karamel ve beyaz çiçek notaları içeren daha çok oryantal nitelikte ama çok az da olsa çiçeksi kokuya sahip; adeta bir parfüm havasında olan; rossmann marketlerde ve online alışveriş sitesinde 250 ml. hacminde ve cam şişedeki ambalaj içerisinde yaklaşık 22 tl indirimli fiyatla satılan; 80 derece alkol içeren harika bir kolonyadır.

olumlu ve olumsuz özellikleri diyerek ürünü detaylandırmayacağım çünkü bence bu kolonyanın kokusunu severseniz olumsuz hiçbir özelliği yok. koku tarif etmekte ve muadil koku bulmak konusunda zaten yetenekli bir insan değilim ama bu kolonyanın kokusu gerçekten de farklı. genel olarak kadınsı, hafif de olsa ağdalı ve vanilya-misk karışımı kokuları seviyorsanız bu kolonyaya bayılırsınız diyebilirim. ben bu aralar kendisini kolonya olarak kullanmaya kıyamadığım için vücut spreyi gibi kullanabilmek amacıyla boş bir sprey şişeye boşaltıp kıyafetlerdeki kalıcılığını da test ettim ve rahatlıkla söyleyebilirim ki aynı zamanda kokusu da kalıcı olan bir kolonya. sonuç olarak oriental versiyonu için konuşmam gerekirse kendisini gözüm kapalı tavsiye ederim.

sephora ayak bakım maskesi (lavanta) & el bakım maskesi (makademia)


lavantalı ayak maskesi: bana hediye geldiği ve deneme imkanı buluduğum için kendimi çok şanslı hissettiğim; bir çift plastik çorap içerisinde lavanta kokulu nemlendirici krem/losyon içeren; ayak derisindeki kuruluğa bağlı kalınlaşmış deri görüntüsünü en az bir hafta kadar süre ile geçiren ve kullanım sonrasındaki bir saat içerisinde ayakları uçuyormuşçasına ferahlatıp rahatlatma etkisi veren mükemmel bir nemlendirici ayak maskesidir.

olumlu özellikleri: maskenin kullanımı gayet kullanımı kolay; maskeyi giydikten ayağınızda 20 dakika kadar beklemesi gerekiyor ve bu süre içerisinde maskenin üstüne farklı bir çorap giydiğiniz takdirde dağılıp yırtılmayan ve ayak bileklerinden kolay kolay sızıntı yapmayan bir formu var. nemlendirme, rahatlatma ve ayaklardaki kuruluktan kaynaklanan kalınlaşmış deri görüntüsünü gidermede müthiş etkili bir maske. muhteşem bir kokusu var. etiketin altına denk gelmeyen kısımdan okuduğum kadarıyla içerik olarak da temiz bir maske.

olumsuz özellikleri: bana hediye gelmişti aslında bu yüzden fiyatına bakmamıştım ama tek bir maske için 28-32 tl civarında olan fiyatı bir tık yüksek. bu arada bazı ayak maskeleri gibi, pediküre yardımcı bir özelliği bulunmuyor, sadece nemlendirici bir maske özelliği taşıyor.

sonuç olarak; kullanmaktan müthiş haz duyduğum bir maske olduğu için ayaklarımı dinlendirmek, yoğun nemlendirmek ve sıcak yaz günlerinde bir tık serinletmek amacıyla indirim zamanlarında kendisinden stoklu satın alırım diye düşünüyorum. fiyatı yüksek demezseniz de bence kendinizi prensesler gibi hissettiren bir maske olduğu için sizlere de bu maskeyi satın almanızı tavsiye edebilirim.

makademia özlü el bakım maskesi: yukarıda bahsetmiş olduğum lavantalı ayak bakım maskesi ile nispeten aynı özellikleri gösteren; ellerimde sürekli yıkamadan ve alkollü dezenfektan kullanımından oluşmuş kurumaya bağlı çatlakları bir gecede neredeyse yarı yarıya tedavi eden, harika kokan, nemlendirici özellikte bir el bakım maskesidir.  sephora'larda ve sephora online satış sitesinde ürünün güncel fiyatı indirimsiz 28-32 tl'dir. sonuç olarak; ellerinizin yukarıda bahsettiğim türden sorunları ve acil bakıma ihtiyacı varsa indirimsiz fiyatıyla bile denemeniz gerektiğini düşündüğüm bir el bakım ürünüdür, şahsen tavsiye ederim.